Rahim ağzındaki hücrelerin kontrolsüz büyümesi sonucu oluşan bir kanser türüdür. Genellikle Human Papilloma Virüsü (HPV) enfeksiyonlarıyla ilişkilidir. Rahim ağzı kanseri erken evrede belirti vermeyebilir. İlerleyen dönemlerde anormal vajinal kanama, cinsel ilişki sonrası kanama veya pelvik ağrı gibi belirtiler görülür. Düzenli tarama testleri (Pap smear) ile erken teşhis mümkündür. Tedavi genellikle cerrahi, radyoterapi ve kemoterapi içerir.
Rahim Ağzı Kanseri Belirtileri Nelerdir?

Adet dönemleri arasında, menopoz sonrası veya cinsel ilişki sırasında ya da sonrasında kanama olabilir. Normal adet döngüsü dışındaki kanamalar rahim ağzı kanseri belirtisi olabilir. Cinsel ilişki sırasında veya sonrasında ağrı hissedilmesi işaret edebilir. Anormal, kokulu veya kanlı vajinal akıntı belirtisi olabilir.
Alt karın bölgesinde sürekli ya da aralıklı ağrılar oluşabilir. İdrar yaparken ağrı veya rahatsızlık hissi yaşanabilir. Bu belirtiler rahim ağzı kanseri durumuna özgü olmayabilir ve başka durumlarla da ilişkili olabilir. Ancak bu belirtilerden bir veya birkaçını yaşayan kişilerin bir uzmana başvurması önerilir. Erken teşhis, tedavi sürecinde büyük bir fark yaratabilir
Rahim Ağzı Kanseri Neden Olur?
Bağışıklık sistemi zayıflamış kişilerde, HPV enfeksiyonu gibi virüslere karşı savunma mekanizmaları zayıflar. Bu da kansere yatkınlığı artırabilir. Sigara içen kadınların, içmeyenlere göre rahim ağzı kanseri gelişme riski daha yüksektir. Sigara, bağışıklık sistemini zayıflatarak vücudun HPV’ye karşı savunmasını düşürür.
Erken yaşta cinsel ilişkiye başlamak, birden fazla cinsel partnerin olması gibi faktörler riski artırır. Uzun süreli doğum kontrol hapı kullanımı, riski artırabilen bir diğer faktördür. Düzenli tarama testleri yaptırmak, kanserin erken teşhis edilmesini sağlar.
Rahim Ağzı Kanseri Nasıl Teşhis Edilir?
Rahim ağzından alınan hücre örneğinin mikroskop altında incelenmesiyle, hücredeki anormal değişiklik tespit edilir. Pap smear testi, erken evredeki kanser veya kanser öncesi hücre değişikliklerini gösterebilir. İnsan papilloma virüsü (HPV) rahim ağzı kanseri ile yakından ilişkilidir. HPV testi, rahim ağzında kansere yol açabilecek HPV türlerini tespit etmeye yardımcı olur. Pap smear sonucunda anormal hücreler tespit edilebilir. Bu durumda, doktor kolposkop adı verilen bir cihazla rahim ağzını inceler.
Bu yöntem, kanserli veya kanser öncesi hücrelerin görülmesini sağlar. Rahim ağzından küçük bir doku örneği alınarak laboratuvarda incelenir. Biyopsi, kanser tanısını kesinleştirmek için kullanılır. Rahim ağzının içinden hücreler alınarak incelenir. Bu, kanserin rahim ağzının iç kısmına yayılıp yayılmadığını değerlendirmeye yardımcı olabilir. Bu teşhis yöntemleri, rahim ağzı kanseri varsa erken evrede yakalanmasına olanak tanıyarak tedavi şansını artırır. Erken teşhis için düzenli taramalar büyük önem taşır.
Rahim Ağzı Kanseri Nasıl Tedavi Edilir?

Konizasyon, kanser erken aşamalardaysa, rahim ağzındaki anormal dokunun çıkarılması için kullanılır. Histerektomi, rahmin tamamen çıkarılmasıdır. Kanser ilerlemişse daha kapsamlı bir histerektomi yapılabilir. Daha ileri evrelerde, rahmin yanı sıra mesane, rektum gibi yakın organlar da çıkarılabilir. Radyoterapi, kanser hücrelerini yok etmek için yüksek enerjili ışınlar kullanır. Genellikle kemoterapiyle birlikte uygulanır. Hem erken evrelerde hem de ileri evrelerde kullanılabilir.
Kanserin yayılma durumuna göre ilaç tedavisi ile kanser hücrelerinin öldürülmesi hedeflenir. Kemoterapi çoğunlukla ileri evre kanserlerde veya radyoterapi ile birlikte uygulanır. İmmünoterapi, vücudun bağışıklık sistemini güçlendirerek kanserle savaşmasını sağlayan bir tedavi yöntemidir. Rahim ağzı kanseri için bu tedavi yöntemi daha nadir olsa da özellikle ileri evrelerde uygulanabilir. Hedefe yönelik tedavi, kanser hücrelerine spesifik proteinleri hedef alan ilaçlarla yapılan tedavi türüdür. Kanserin ileri evrelerinde veya diğer tedavilere yanıt alınamayan durumlarda kullanılır. Tedaviye karar verilirken, kanserin yayılma derecesi, hastanın sağlık durumu göz önünde bulundurulur. Tedavi süreci genellikle multidisipliner bir yaklaşımla belirlenir.

